Evrenin Sonu Var mı ?
Bu, sorulabilecek en zor sorulardan biri; Daha Fazlasını Oku
- Söyleyebileceğimiz kadarıyla, evrenin bir kenarı yok. Uzay, her yöne sonsuz bir şekilde yayılır.
- Kozmologlar, evrenin sonsuz derecede büyük mü yoksa sadece büyük mü olduğundan emin değiller.
- Evreni ölçmek için gök bilimciler eğriliğine bakarlar.
- Evrenin eğriliğinin mevcut gözlemleri ve ölçümleri neredeyse tamamen düz olduğunu gösterir.
- Evreni hayal ettiğimizde; yıldızlar, galaksiler ve her türlü astrofiziksel nesnelerde dolu dev bir top olarak tanımlayabiliriz.
- Bazı bilim adamları, evrenin sonunda kendi kendine sarılmasının mümkün olduğunu düşünüyor. Bu yüzden dışarı çıkmaya devam edebilseydiniz; bir gün başladığınız yere, diğer yönden geri dönebilirdiniz.
- Şimdilerde ise bilim adamları, evrenin bir sonu olmasının olası olmadığını düşünüyorlar.
Ay’ın Karanlık Yüzü
Bu ifade ışığın yokluğunda olduğu gibi karanlık anlamına gelmez; Daha Fazlasını Oku
- Bunun nedeni, Ay’ın yörünge periyodunun kendi ekseni etrafındaki dönüşüyle aynı olmasıdır.
- Gezegenimizin uydusu gelgitsel olarak Dünya’ya kilitlenmiştir. Bu da kendi ekseni etrafında Dünya’nın yörüngesindekiyle tamamen aynı hızda döndüğü anlamına gelir.
- İnsanlar Ay’ın çevresine uzay aracı gönderebilene dek bu alan hiç görülmemişti.
- 1959’un Ekim ayında Sovyetler Birliği tarafından, Ay’a başarılı bir şekilde fırlatılan üçüncü uzay aracı Luna 3 sayesinde ilk kez Ay’ın uzak yüzünün görüntülerine ulaşıldı.
- Uzay aracına sabitlenen kamera 17 çözülebilir ancak çok gürültülü fotoğraflar verdi.
- Tabii önemli olan görevin tamamlanıp tamamlanmadığıydı bu sebeple fotoğrafları düzenlemek ikinci plana kaldı.
- Luna 3 dünyaya geri döndü ve tarihe kazındı.
- Ay’ın uzak yüzünü canlı olarak ilk gören insanlar ise 1968 yılında Apollo 8 astronotlarıdır.
- Astronot William Anders görüntüyü şöyle anlatır: “Arka taraf, çocuklarımın bir süredir oynadığı bir kum yığınına benziyor. Her şey hırpalanmış, tanım yok, sadece bir sürü tümsek ve delik var.“
- Uzak taraf, yakın tarafa çok benziyor. Ama tam olarak değil.
- Yakın tarafta, yüzeyin önemli bir bölümünü kaplayan, Maria adı verilen soğutulmuş lavlardan oluşan büyük, karanlık denizler görüyoruz. Ancak bu lav karanlık tarafta yok, bunun yerine birçok çarpma kraterini içeriyor.
Nedir Bu Kara Delikler ?
Uzaydaki en tuhaf ve en büyüleyici nesnelerden birisidir; Daha Fazlasını Oku
- Öyle güçlü bir çekim kuvvetine sahiptirler ki, ışık bile onlardan kaçamaz.
- İlk kara deliğin fotoğrafı Nisan 2019 da çekilmiştir ve Samanyolu’nda 100 milyondan fazla kara delik olabileceği tahmin edilmektedir.
- Dünya’ya en yakın kara delik “Tekboynuz” olarak isimlendirilir ve yaklaşık 1.500 ışık yılı uzaklıkta bulunur.
- Bir teoriye göre kara delikler yıldız cesetleridir, yani büyük kütleli yıldızlar öldüğünde oluşurlar.
- Daha küçük miktarda kütleye sahip yıldızlar, beyaz cüceler veya nötron yıldızları gibi daha az sıkıştırılmış cisimlere dönüşür.
- Kara delikler ölür mü? Kara delikler kendiliğinden ölmez, ancak teorik olarak aşırı uzun zaman ölçeklerinde yavaş yavaş buharlaşacakları tahmin edilmektedir.
- Kara deliklerin kendisi görünmezdir; neredeyse hiç ışık yaymazlar ve dolayısıyla doğrudan görülemezler. Ancak yine de onları bulmanın birkaç yolunu geliştirilmiştir;
- İçeri düşen maddeleri arayarak. Eğer madde bir kara deliğe düşüyorsa yüksek hızlarda hareket eder, ısınır ve çok parlak bir şekilde parlar, bu sayede tespit edilebilirler.
- Kara delikleri, etraflarındaki görünür nesnelerin hareketlerini izleyerek bulabiliriz. Örneğin, bir kara deliğin yerçekimi o kadar güçlüdür ki yakındaki yıldızlar onların etrafında dönerler, dolayısıyla bir “boş” uzay parçası çevresinde tuhaf davranan yıldızları arayabiliriz.
- Kara deliklerin ikisinin birbirine çarpması sonucu oluşan uzay-zamandaki dalgalanmaları tespit edilerek de bulunabilirler.
- Kara deliğin içinde ne olduğu konusuna gelirsek bunu henüz kimse bilmiyor.
- Bilim adamlarını geceleri uyanık tutan şeylerden biri de kara deliğe düşen bilginin gerçekten sonsuza kadar kaybolup kaybolmadığıdır.